Mülakat sonucu, olumsuz geri dönüş alan adaylar; kendilerine ve çevrelerine sürekli aynı soruyu sorarlar: Niçin beni seçmediler?
Bu sorunun cevabı ile ilgili genel olarak söyle bir gözlemim var: Görüşmeler esnasında, şirketin pozisyondan beklentilerinden ziyade “kendiniz” odaklı konuştunuz. Yaptığınız bu konuşma, görüşmeyi yapan kişide aradığı adayın tam olarak siz olmadığınıza dair bir izlenim oluşturdu. Ve sizi seçmediler.
Aday tarafından iş görüşmelerindeki altın kural; şirketin ihtiyacını anlayıp, bu beklentiler doğrultusundaki tecrübe, bilgi ve yetkinlikler odaklı konuşabilmektir.
İhtiyacı Anlayan, İşi Alır!
Basitçe bir örnek vermek gerekirse; diyelim ki siz renklerden “Mor”sunuz. Yani sizde mavi de var kırmızı da… Öte yandan şirketin arayışı “kırmızı” olsun. Bu durumda mülakat esnasında bilhassa kırmızıya dair tecrübe ve özelliklerinize odaklanmanız gerekir, değil mi?
Neden bilmiyorum, bizim toplumuzda iş görüşmelerinde bir çırpıda her şeyi anlatabilme, tabir-i caizse “bütün incilerini ortaya dökme” eğilimi var.
Örneğimize dönecek olursak, ihtiyaç ve beklenti “kırmızı” olmasına rağmen görüşmede ille de bir “mavi” tarafımızı da anlatmak, hatta azıcık sarı varsa, o kısacık zaman diliminde onu bile araya sıkıştırmak istiyoruz.
Bu durumda ne oldu söyleyeyim: Siz pırıl pırıl bir kırmızı olmanıza rağmen, görüşme süresince -lüzumu yokken, size bilhassa sorulmamışken- Mavi’ye odaklanıp, hatta sarıyı bile anlattığınız için, görüşmeci sizin kırmızı yönünüzü yeterince fark edemedi. Ya da daha baştan mavi olduğunuza dair bir önyargıyla sizin kırmızı özelliklerinize odaklanamadı bile. Hal böyle olunca da, kuvvetle muhtemel arkanızdan gelen “soluk kırmızı” sadece kırmızıyı anlattığı veya anlatabildiği için işi aldı.
Gereksiz Bilgi İşi Kaybettirir!
Siz iyi bir lojistik uzmanı olarak, planlama, satın alma, ithalat gibi farklı alanların tamamında tecrübelenmiş olabilirsiniz. Öte yandan hayalinizdeki şirketin “satınalma şefi” pozisyonu için görüşmeye gittiğinizde, ortalama 40 dakikalık bir süreniz olur. Bu sürede, satınalma ile ilgili birikim ve bilgilerinizden ziyade, talep planlama veya stok/ depo yönetimindeki “kıymetli tecrübelerinizi” de anlatma çabasına girerseniz, satın alma konusunda çok donanımlı da olsanız, görüşmeciniz siz yerine düz bir satın almacıyı tercih edebilir.
Siz de bir zaman sonra firmanın tercih ettiği adayı Linkedin üzerinden görüp, çok daha yetkin ve tecrübeliyken niye ben seçilmedim diye hayıflanabilirsiniz…
Aklımızda olsun: Gereksiz bilgi işi kaybettirir. İhtiyacı anlayan kazanır. Dikkatli olmakta fayda var.
Özlem Çobankara